İsrail’in Gazze’deki gerçekleri gizlemek için medyayla savaşı

Fars Haber Ajansı Uluslararası Grubu’nun raporuna göre İsrail rejimi kabinesi, Haaretz gazetesine ve diğer bazı yerel medyaya Tel Aviv’in Gazze savaşıyla ilgili söylemiyle aynı doğrultuda hareket etmeleri için baskı yapıyor.

İsrail Maliye Bakanı “Shalom Karhi”, Ha’aretz gazetesini “savaş sırasında İsrail’i savunmakla” suçladı ve bu gazeteye para cezası verilmesini talep etti.

Bu gazeteye verilen cezalar arasında, bu gazetenin İsrail devlet kurumlarına olan aboneliğinin iptal edilmesi ve başka önlemler alınması da yer alıyor.

Öte yandan İsrail Gazeteciler Birliği, maliye bakanının açıklamalarını “popülist” olarak nitelendirdi ve bu iddiaların mantıksız olduğunu söyledi.

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun kabinesi, haberlerini zararlı bulduğu yabancı medyayı kapatmak amacıyla geçen ay bazı “olağanüstü hal yasalarını” yürürlüğe koydu. Yasa, hedeflenen medya kuruluşlarının en az 30 gün süreyle kapatılmasına izin veriyor.

Haaretz gazetesi 15 Ekim tarihli bir haberinde, bu yasanın yeni versiyonu için seçilen başlığın “Düşmana İletişim Yoluyla Yardımın Sınırlandırılması” olduğunu yazdı. O planda yerli ve yabancı medyaya geniş kısıtlamalar getirilmesi planlanıyordu. Ancak sonuçta bu plan uygulanmadı.

Bu yasa tasarısının asıl amacı, Gazze’yle ilgili bazı gerçeklerin aydınlatılmasında büyük rol oynayan El Cezire TV kanalını kapatmaktı. Ancak Netanyahu’nun kabinesi, o günlerde Katar’ın mahkum takası müzakerelerini ilerleteceği umudu nedeniyle nihayet bu planı reddetti.

13 Kasım’da The Times of Israel, Netanyahu’nun kabinesinin Al-Mayadeen TV’nin işgal altındaki Filistin’de faaliyet göstermesini engelleyen bu yasa tasarısına atıfta bulunduğunu bildirdi.

Bir hafta sonra, 21 Kasım’da İsrail rejimi, Güney Lübnan’da düzenlediği hava saldırısında bu medyanın iki gazetecisini öldürdü. Güney Lübnan’da Hizbullah ile İsrail arasındaki çatışmaları haber yaparken “Farah Omar” ve “Rabih Al-Moammari” hedef alındı ​​ve hayatlarını kaybetti.

Tamamlanıyor…