Get News Fast
Amerika ve AvrupaDünya HaberleriFars Haber AjansıHaberler

Reuters muhabirinin ifadesinde İsrail’in rolünün doğrulanması

Yapılan araştırmalar Reuters muhabirinin Siyonist rejimin tankı tarafından şehit edildiğini gösteriyor.

Uluslararası Fars haber ajansı grubunun raporuna göre, Reuters haber ajansı personelinin yaptığı inceleme, saldırının nedeninin İsrail rejimine ait tanklar tarafından art arda kurşun atılması olduğunu gösteriyor. Bu medyanın muhabirinin 13 Ekim’de şehit edilmesi.

İsrail’in saldırılarına ilişkin soruşturma yapılması çağrısında bulunan insan hakları grupları, bağımsız soruşturmalar yürüttükten sonra benzer sonuçlara ulaştı.

Siyonist rejim 21 Mehr ay, Lübnan’ın “Ulama el-Şaab” bölgesinde gazetecilerin aracına düzenlenen saldırıda 37 yaşındaki Reuters fotoğrafçısı ve gazeteci Essam el-Abdullah şehit oldu. AFP muhabiri Christina Asi de ağır yaralandı. Essie’nin bacağı kesildi ve hala hastanede.

Related Articles

Reuters haber ajansının aktardığı deliller arasında bomba parçalarının analizi, uydu görüntüleri, hayatta kalanların ifadeleri ve saldırı öncesi ve saldırı sırasında olay yerinden kaydedilen videolar yer alıyor.

Reuters haber ajansının genel yayın yönetmeni şunları söyledi: “Elimizde olan ve bugün yayınlanan kanıtlar, İsrail tank mürettebatından birinin meslektaşımız Essam Abdullah’ı öldürdüğünü gösteriyor.”

Şunları ekledi: “Essam’ın öldürülmesini kınıyoruz ve İsrail’den bunun nasıl olduğunu açıklamasını istiyoruz, ayrıca onun ölümü ve AFP muhabirinin yaralanmasına karışan kişileri sorumlu tutmasını istiyoruz.”

Dün gece El Cezire haber kanalı da bu medyanın gazetecilerinden birinin, İsrail’in sığındıkları eve düzenlediği hava saldırısında ailesinden 22 kişiyi kaybettiğini bildirdi.

El Cezire haber ağı şunu yazdı: “El Cezire Arap muhabiri Maaman el-Şorfi’nin aile üyeleri, Gazze’nin kuzeyindeki Jabalia kampında öldürüldü.”

Rejim İsrail, Gazze’deki operasyonun başlangıcından bu yana, bu savaşın gerçeklerini örtbas etmek için medyayla, hatta işgal altındaki Filistin’deki medyayla bile savaş başlattı.

Birkaç hafta önce İsrail Maliye Bakanı “Şalom Karhi”, Haaretz gazetesini “savaş sırasında İsrail’in önündeki engeli aşmakla” suçlamış ve bu gazeteye para cezası verilmesini istemişti.

Bu gazeteye verilen cezalar arasında, bu gazetenin İsrail devlet kurumlarına olan aboneliğinin iptal edilmesi ve başka önlemler alınması da yer alıyor.

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun kabinesi, haberlerini zararlı bulduğu yabancı medyayı kapatmak amacıyla geçen ay bazı “olağanüstü hal yasalarını” yürürlüğe koydu. Yasa, hedeflenen medya kuruluşlarının en az 30 gün süreyle kapatılmasına izin veriyor.

Bu yasa tasarısının asıl amacı, Gazze’yle ilgili bazı gerçeklerin aydınlatılmasında büyük rol oynayan El Cezire TV kanalını kapatmaktı. Ancak Netanyahu’nun kabinesi, o günlerde Katar’ın mahkum takası müzakerelerini ilerleteceği umudu nedeniyle nihayet bu planı reddetti.

13 Kasım’da The Times of Israel, Netanyahu’nun kabinesinin Al-Mayadeen TV’nin işgal altındaki Filistin’de faaliyet göstermesini engelleyen bu yasa tasarısına atıfta bulunduğunu bildirdi.

Bir hafta sonra 21 Kasım’da İsrail rejimi, Güney Lübnan’da düzenlediği hava saldırısında bu medyanın iki gazetecisini öldürdü. Güney Lübnan’da Hizbullah ile İsrail arasındaki çatışmaları haber yapan “Farah Omar” ve “Rabih Al-Mamari” hedef alındı ​​ve hayatlarını kaybetti.

“Gazetecileri Koruma Komitesi” Bir Gün Sonra El Mayadin gazetecilerine yönelik bu saldırının kasıtlı olma ihtimalinin araştırılması için bağımsız bir soruşturma yapılmasını talep etti. Bu komitenin açıklamasında şu ifadelere yer veriliyor: “Gazeteciler, kriz zamanlarında önemli işler yapan sivillerdir ve savaşan tarafların hedefi olmamalıdır.”

Sınır Tanımayan Gazeteciler Bir raporda İsrail’in Medyaya karşı baskıcı uygulamalar şunları yazdı: “İsrail’in askeri sansür yasaları altında, bazı güvenlik sorunları hakkında rapor vermek, yetkililerin önceden izin verilmesini gerektiriyor. Gazetecilere hakaret davası açma ihtimalinin yanı sıra, ceza gerektiren hakaret, devlet görevlisine hakaret gibi başka suçlamalarla da hedef alınabiliyorlar. Bilgi edinme özgürlüğü yasası var, ancak bunu uygulamak çoğu zaman zordur.”

İsrail yerel medyasında haber yayınlamak da çeşitli engellerle karşı karşıyadır. Times of Israel, güvenlik ve istihbarat konularıyla ilgili her türlü bilginin, geleneksel ve sanal medyada yayınlanmadan önce İsrail’in ana sansürü sorumlusu General Kabi Mandelbit tarafından onaylanması gerektiğini bildirdi.

mesajın sonu/ 


 

Kaynak Fars Haber Ajansı

Back to top button