İran’dan Amerika’nın Kızıldeniz’deki her türlü provokatif eylemine karşı uyarı
İran'ın Birleşmiş Milletler büyükelçisi ve daimi temsilcisi, Güvenlik Konseyi'ne yazdığı bir mektupta, ABD'nin Kızıldeniz de dahil olmak üzere bölgenin barış ve güvenliğini tehlikeye atabilecek her türlü provokatif veya sorumsuz eylemine karşı uyardı. |
Fars haber ajansının dış politika grubuna göre; İran’ın Birleşmiş Milletler Büyükelçisi ve Daimi Temsilcisi Amir Saeed Irvani, ABD ve Siyonist rejimin Kızıldeniz konusunda İran’a yönelik suçlamalarına ilişkin Güvenlik Konseyi’ne bir mektup yazdı.
Birleşmiş Milletler’in “Uluslararası barış ve güvenliğin korunması” gündemiyle 3 Ocak 2024 tarihinde Kızıldeniz’deki duruma ilişkin toplantısı yapıldı. Söz konusu mektupta şöyle deniyor: Söz konusu toplantıda ABD ve İsrail rejimi temsilcileri, Güvenlik Konseyi kürsüsünü kötüye kullanarak bir kez daha İran İslam Cumhuriyeti’ne yönelik asılsız suçlamalarda bulunmuş, yalan ve kasıtlı yanlış bilgilendirme yayınlamıştı. >
Bu mektupta şunlar belirtiliyor: İran İslam Cumhuriyeti, bu toplantıda öne sürülen asılsız iddiaları kategorik ve kategorik olarak reddetmektedir. Bu suçlamalar kanıtlanamaz ve asılsızdır. İran İslam Cumhuriyeti her zaman deniz güvenliğine ve seyrüsefer özgürlüğüne büyük önem vermiş ve uluslararası yükümlülüklerine uyma ve bölgede barış ve güvenliği sürdürme konusundaki sarsılmaz kararlılığını vurgulamaktadır.
Büyükelçi İran’ın bu mektubunda, ABD ve İsrail rejiminin bu tür asılsız suçlamalarda bulunmalarındaki amacının açık olduğunu belirterek, bu hedefleri açıklarken şunları ifade etti: Uluslararası dikkati Kızıldeniz’deki mevcut durumun temel nedenlerinden uzaklaştırmak; ABD’nin tam desteğiyle İsrail rejiminin Gazze Şeridi ve Batı Şeria’daki masum Filistin halkına karşı soykırım ve vahşi katliamı; ve ayrıca bölgedeki diğer ülkelere karşı koordineli askeri saldırılara ve kötü niyetli faaliyetlere katılımları. Kızıldeniz’de son dönemde yaşanan olayların, İsrail’in Gazze’de Filistin halkına karşı işlediği suçların devam etmesiyle doğrudan bağlantılı olduğunu gösteren bir gerçek. İşgal altındaki Filistin’de işlenen kınanacak suçların tüm sorumluluğu ABD ve İsrail rejimine aittir. İsrail rejiminin işlediği savaş suçunun ciddiyeti ve Gazze’de Filistin halkına karşı işlenen soykırım suçu, Birleşmiş Milletler, uluslararası örgütler ve insan hakları kurumları tarafından kabul edilmiş ve belgelenmiştir; Çağdaş tarihte kaydedilen en yaygın soykırım olarak sunulan suçlar.
İran’ın büyükelçisi ve temsilcisi bu mektupta şunları kaydetti: ABD bunları engellemek için kararlı adımlar atmak yerine Ağır ihlallere karşı sadece İsrail rejiminin yanında yer almakla kalmıyor, aynı zamanda işgalci rejime askeri destek ve önemli diplomatik koruma sağlayarak da yardımcı oluyor. İsrail’in Gazze’de Filistinlilere yönelik katliamına son verilmesi yönündeki uluslararası çağrılara ters düşen Güvenlik Konseyi’nin tüzük yetkisini bloke eden ABD, şimdi görünürde Kızıldeniz’de haklar ve seyrüsefer özgürlüğüne odaklanan bir Güvenlik Konseyi kararı arıyor. Ancak asıl amaç, bölgesel siyasi hedeflerine hizmet etmek amacıyla Washington liderliğindeki sözde “uluslararası deniz koalisyonunu” meşrulaştırmak ve İsrail’e Gazze’deki savaş suçlarını ve suçlarını sürdürmesi için gerekli kalkanı sağlamaktır. Sonuç olarak, ABD’nin “Kızıldeniz’deki tüm ülkelerin sözde seyrüsefer hakları ve gemilerin serbestliği” hakkındaki açıklamaları, yalnızca Filistin’de süregelen suçlar ve soykırımın acı gerçekliğinden saptırma girişimi olarak görülüyor. .
İran’ın Birleşmiş Milletler Büyükelçisi bu mektubunda şunları ifade etmiştir: İran İslam Cumhuriyeti, ABD’nin barış ve güvenliğini tehlikeye atabilecek her türlü provokatif veya sorumsuz eylemine karşı uyarmaktadır. Bölge, Güvenlik Konseyi’nden Kızıldeniz’in mevcut durumunun nedenlerine çözüm bulma konusundaki sorumluluklarını yerine getirmesini istiyor. Bu bağlamda Güvenlik Konseyi, İsrail rejimini kan dökülmesini durdurmaya, saldırgan eylemlerini durdurmaya ve insani ve insan hakları yasaları kapsamındaki uluslararası yükümlülüklerine sıkı sıkıya bağlı kalmaya zorlamak için kararlı önlemler almalıdır. Ayrıca Güvenlik Konseyi, işgalci rejimi 2712 ve 2720 sayılı kararları tam olarak uygulamaya zorlamalı; Gazze Şeridi’ndeki Filistin halkına insani yardımın hızlı, güvenli ve engelsiz bir şekilde ulaştırılmasını kolaylaştırmak ve sağlamak için asgari gereklilikleri talep eden kararlar.
son mesaj/
Kaynak | Fars Haber Ajansı |