Belçika polisi Avrupa sağcı konferansına kısıtlamalar getirdi
Brüksel polisi, bu şehrin belediye başkanının emriyle dün bu şehirde Avrupalı sağcıların konferansına kısıtlamalar getirdi ve bu toplantının girişini birkaç saat boyunca misafirlere ve konuşmacılara kapattı. |
Uluslararası grubun Tasnim haber ajansı’ndan alıntı yapan raporuna göre Haftalık “Spiegel” gazetesi, Brüksel polisi dün bu kentte sağcı popülist konferansın girişini engelledi. Bu toplantıya Macaristan Başbakanı Viktor Orbán ve Alman İç İstihbarat Teşkilatı eski başkanı Hans-Georg Massen de davet edildi. Güvenlik sorunları nedeniyle polis dün birkaç saat boyunca konferansa girişi engelledi.
Salı günü, İngiliz Brexit partisi Suella’nın eski lideri Nigel Farage Braverman’ın, bu aşırı sağ konferansa İngiliz radikal muhafazakar ve Fransız aşırı sağcı Eric Zemor’un katılması gerekiyordu. Çarşamba günü toplantıya Almanya iç istihbarat teşkilatı başkanı Hans-Georg Massen ve Macaristan’ın sağcı başbakanı Viktor Orbán da katılacak. Ancak Avrupalı sağcı popülistlerin ve milliyetçilerin Brüksel’deki konferansının devam edip etmeyeceği ve nasıl devam edeceği belli değil. Tören engellendi ve konuşmacılar da dışarıda kalmaya zorlandı. Polis daha sonra operasyon emrini sorumlu belediye başkanının verdiğini duyurdu. Organizatörler güvenlik endişelerini dile getirdi ve belediye başkanının konferans katılımcılarından ırkçı veya homofobik yorumların duyulacağından korktuğu bildirildi. Daha fazla ayrıntı başlangıçta belirsizdi.
Giriş kapıları kapalı olmasına rağmen, konferans organizatörleri konferansın dersler ve panel tartışmalarıyla devam etmesine izin verdi; Nigel Farage da konuşmasını yaptı. planlanmış. Bugün (Çarşamba) ne olacağını tahmin etmek henüz mümkün değil. Ancak polisin müdahalesi hem Belçika’da hem de uluslararası alanda eleştirildi. Liberal politikacı X’te şöyle yazmıştı: Yerel özerklik Belçika demokrasisinin temel taşıdır, ancak ifade özgürlüğünü ve barışçıl toplanmayı garanti eden Belçika anayasasını asla geçersiz kılamaz.
İngiliz hükümeti de bu eylemi açıkça eleştirdi. İngiltere Başbakanı Rishi Sonak’ın bir sözcüsü, raporların “son derece endişe verici” olduğunu söyledi. Sözcü, etkinliklerin askıya alınmasının ifade özgürlüğü ve demokrasiye zarar vereceğini sözlerine ekledi.
Aşırı sağ partiler Avrupa seçimleri arifesinde daha fazla oy toplamaya çalışıyor
Avrupa Dış İlişkiler Konseyi’nin (ECFR) yakın zamanda yayınladığı bir araştırma, Haziran 2024’te yapılacak AB seçimlerinde bunun gerçekleşeceğini öngörüyor. Bu durumda Avrupa karşıtı popülist partiler, Avusturya da dahil olmak üzere dokuz AB üye ülkesinde oyların en üstünde yer alacak ve diğer dokuz ülkede ikinci veya üçüncü sırada yer alacak.
Bu koşullar, Avrupa Yeşil Anlaşması, Ukrayna’ya verilen sürekli destek ve gelecekteki AB genişlemesi dahil olmak üzere Avrupa gündeminin temel direklerini tehdit edebilir.
Buna göre, Fransa’da Emmanuel Macron’un Rönesans partisinin Marine Le Pen’in aşırı sağ partisine karşı önemli bir zemin kaybetmesi muhtemel.
Çalışma, Avrupa seçimlerinin sonuçlarının şu şekilde değişebileceğini öngörüyor: Avusturya, Almanya ve Fransa gibi AB üyesi ülkelerde ulusal seçimlerin habercisi:
Buna göre Avusturya’da aşırı Avusturya Özgürlük Partisi’ne verilen destek artıyor. FPÖ, FPÖ’ye kadar devam edebilir. 2024 sonbaharındaki Ulusal Meclis seçimleri.
Almanya’da da aşırı Almanya İçin Alternatif partisinin beklenen etkisi, önümüzdeki siyasi manzarayı ve siyasi anlatıyı şekillendirebilir Bu ülkede 2025’te yapılacak federal seçimler.
Bu makalenin yazarlarından biri ve Floransa’daki Avrupa Üniversitesi Enstitüsü’nde profesör olan Simon Hicks şunu söyledi: Donald Trump’ın bu yılın sonlarında ABD başkanlığına dönmesiyle yeni boyutlara ulaşabilecek popülizmin yükselişi ve yükselişi karşısında, siyasi merkezdeki partilerin uyanması ve seçmenlerin isteklerine net bir şekilde hitap etmesi gerekiyor.
mesajın sonu/
kaynak | Tasnim Haber Ajansı |