İstanbul’da muhafazakarlığın zayıflaması ve sosyal değişimlerin hızlanması
Türkiye'nin toplam nüfusunun %18'ini barındıran metropol İstanbul; Geçtiğimiz birkaç yılda önemli değer ve sosyal değişimler yaşadı. |
Uluslararası grup Tasnim haber ajansına göre , entelektüel, değersel ve toplumsal gelişmelerin sürekli gözlemlenmesi ve takibi, Türkiye’deki araştırma enstitüleri ve saha araştırma merkezlerinin düzenli programlarından biridir. Bu enstitülerden biri yakın zamanda İstanbul’da bazı önemli fikri-dini ve sosyal gelişmelerin hızlandığını gösteren bir araştırma yaptı. Bu araştırmaya göre, Türkiye’nin toplam nüfusunun %18’ini barındıran İstanbul metropolü, son birkaç yılda önemli değer ve sosyal değişimler yaşadı.
Konda Çalışma Araştırma Merkezi (KONDA) düzenli inceleme için Ve Zamanmand’ın son 15 yıldaki toplumsal gelişmeleri takip eden “Harç” veya “Termometre” adında bir programı bulunuyor ve bu programın son raporunda İstanbulluların dini, geleneksel ve modernist yaklaşımlara nasıl baktığı ve bunlardan hangileri ele alınıyor? hangi tarza ait olduklarını biliyorlar.
Hızlı değişimlere açık İstanbul
Sultan Muhammed Osmani, 1453 yılında Bizans İmparatorluğu’nun en önemli şehri Konstantinopolis’i fethetti ve bu nedenle Zafer kazanınca kendisine Sultan Muhammed Fatih lakabı takıldı. Konstantinopolis’e İstanbul adı verildi ve Osmanlı İmparatorluğu’nun siyasi kararlarının en önemli merkezi haline geldi. O tarihten bu yana İstanbul her zaman Türkiye’nin en önemli şehri olmuştur ve şu anda toplam 85 milyon Türkiye nüfusunun %18’i bu şehirde yaşamaktadır ve elbette kaç yüzbin kaçak ve kaçak göçmenin olduğu da belli değildir. ve şehrin dış mahallelerinde yaşayan sığınmacılar ısırıldı.
İstanbul, Türkiye’nin en önemli iş merkezi olarak sosyal, kültürel ve politik alanlarda hızlı değişimler yaşamaktadır. Konda Enstitüsü de bu şehrin farklı mahalle ve bölgelerinde yüz yüze saha araştırması yaparak insanlarla inançlar ve yaşam tarzı hakkında tartıştı.
Bu araştırmanın sonuçları aşağıdaki gibidir: A) Muhafazakarlık yerine modernizm:
Artık İstanbul, sanatın en önemli merkezlerinden biri olarak tanımlanamaz. Türk muhafazakarları. Saha araştırmasının sonuçları, metropolde bu şehirde muhafazakarlığın yavaş yavaş yerini modernliğe bıraktığını gösterdi.
İçinde Konda’nın araştırmasında insanlara geleneksel muhafazakar, dindar muhafazakar ve modern veya modern olmak üzere üç seçenek arasından kendilerini hangi gruba ait gördükleri soruldu. Cevaplar şöyle:
Yaşam tarzımı muhafazakar, dindar ve dindar olarak görüyorum: Yüzde 25.
Geleneksel muhafazakar gruba mensubum: yüzde 37.
Kendimi modernizme ve modernleşmeye inanan bir vatandaş olarak görüyorum: yüzde 38.
Konda Institute, İstanbul’un yanı sıra Türkiye’nin diğer illerinde de araştırma yaptı ve sonuçlar şunu gösterdi: üç grubun üzerinde Diğer bölgelerde ise:
Modern ve modern tarz yüzde 34.
Geleneksel Muhafazakar %42.
Dindar muhafazakarların oranı yüzde 24.
Konda rapor sonuçlarının dikkat çeken bir diğer boyutu da şu: Son 10 yılda Allah’a inanmadığını açıkça beyan edenlerin oranı İstanbul’da 2018’de yüzde 5’ten 2023’te yüzde 6’ya yükselirken, Türkiye’nin diğer illerinde ortalama yüzde 2’ye yükseldi. yüzde 2 düzeyinde.
Türkiye’deki Konda Enstitüsü’nün raporunun son analizi, en önemli grubun İçsel gelişmelerinin kaynadığı Türk toplumu geleneksel muhafazakar bir gruptur.
Türkiye’deki bu sosyal gruptan iki tür taşma görüyoruz: Bir grup genel olarak muhafazakarlığa veda etmiş ve Modern gruba girerler. İkinci grup da dini disiplinle dindar muhafazakarların Jirga’sına girip dindar muhafazakarlara girdi.
150 barometre raporunda Türkiye’de modernleşme eğiliminin hakim olduğu görülüyor. 2023 yılında Türkiye genelinde modern oran yüzde 34, geleneksel muhafazakar oran yüzde 42, dindar muhafazakar oran ise yüzde 24 olarak belirlendi. Bu verilere baktığımızda İstanbul’da dini muhafazakarlık oranı Türkiye ortalamasıyla aynı seviyede kalırken, geleneksel muhafazakarlığın yerini modernliğin almaya başladığını görüyoruz.
B) nüfus ve göç hızı
KONDA raporuna göre, İstanbul’daki göçün hızı önemli ve dikkat çeken bir konudur. Öyle ki 2022 yılında İstanbul’a 385 bin 294 göçmen gelmiş ve aynı zamanda bu şehirden 419 bin kişi göç etmiştir.
c) İstanbul, Türkiye’nin devasa hazinesi
Kanıtlar gösteriyor ki İstanbul hâlâ Lokomotif Türkiye ekonomisi. Çünkü Türkiye’nin toplam ihracatının yarısı, aynı zamanda toplam ithalatının da yarısından fazlası bu şehrin limanından yapılıyor.
İstanbul’da 2023 yılında kule inşaatları ve toplu inşaatlar da hızlandı ve İstanbul’da konut enflasyonu diğer illere göre %20’nin üzerinde gerçekleşti.
Sonuç olarak şunu söylemek gerekir ki, Türkiye’nin ve bölgenin en güzel şehirlerinden biri olan İstanbul, 2023 yılında farklı ülkelerden çok sayıda turisti ağırladı. Ancak bu şehirde trafik, hava kirliliği, otopark eksikliği, yüksek fiyatlar, konut ve eğitim sektöründe büyük sorunlar gibi büyük sorunlarla karşı karşıya ve bu şehirde hayat hem Türk vatandaşları hem de yabancılar için daha da zorlaşıyor.
Mesajın sonu/
kaynak | Tasnim Haber Ajansı |