Get News Fast
AvrasyaDünya HaberleriHaberlerTasnim Haber Ajansı

Azerbaycan Cumhuriyeti ile İran arasındaki ilişkiler gelişecek

Azerbaycan hükümetinin eski danışmanı, İsrail'in nüfuzunu genişletme politikalarının ve Büyük İsrail planına ilişkin propagandanın bölgesel hırslarını gösterdiğine inanıyor. Bu durumda Bakü'nün yakın komşusu İran'la ilişkilerini düşmanlık seviyesinden çıkarmaya çalışması gerekiyor.
– Uluslararası haberler –

Uluslararası grup Tasnim haber ajansına göre, Qabil Hosseinli, eski danışmanı hükümet Azerbaycan Cumhuriyeti ve siyasi analist, Azpolitica’ya verdiği röportajda Orta Doğu’daki çatışmalar, Rusya-İran ilişkileri, komşu ülkelerdeki olaylar ve diğer bölgesel ve küresel gelişmelerle ilgili soruları yanıtladı.

Röportaj metni Şöyledir:

Öncelikle Orta Doğu’daki gelişmelerle ilgili görüşlerinizi sormak istiyoruz. İsrailli yetkililer İran’ın petrol altyapısına ve nükleer tesislerine saldırmayacaklarını ancak Tahran’ın son saldırılarına yine de karşılık vereceklerini açıkladılar. Nasıl bir tepki öngörüyorsunuz?

İlgili Haberler

İran inisiyatif almış gibi görünüyor. Kara savaşları olasılığına ilişkin son açıklamalar gerçekleşirse, İran’ın kara kuvvetleri İsrail’in küçük ordusunu kolaylıkla yenebilir. Ancak Akdeniz’e stratejik bombardıman uçakları konuşlandıran Amerikan gemilerinin ve Hürmüz Boğazı’ndaki diğer askeri gemilerin varlığı, İran üzerinde ağır bir psikolojik baskı oluşturuyor ve İslam Cumhuriyeti’ni daha dikkatli olmaya zorluyor. Bir veya iki Arap ülkesi İran’ı bu konuda desteklerse İsrail’in yetenekleri azalacak ve güç dengesi güçlü bir şekilde İran lehine değişecektir.

İsrail’in İran’ın vekil güçlerine yönelik operasyonları amacına ulaşabilecek mi? Şu anda bu operasyonlar daha küçük ve yereldir. Yakın gelecekte bölgede neler olacağını düşünüyorsunuz?

İsrail’in drone operasyonlarına daha fazla odaklanacağını düşünüyorum. İran’ın petrol rafinerilerine saldırı planları da hazırlanıyor. Bu eylemler bölgeyi daha da kızıştırabilir ve daha büyük çatışmalara yol açabilir.

İsrail, Azerbaycan’ın müttefiki olmasına rağmen Bakü’nün bu konuda tarafsız bir tavır alması gerekiyor. Çünkü İsrail, Lübnan’da 38 bin Filistinliyi, 8 ila 10 bin kişiyi katletti. Bu gerçekten korkunç.

İsrail, Amerika’nın ve bazı Avrupa ülkelerinin desteğini alıyor. İsrail yalnız bırakılırsa küçük Lübnan güçleri bile onu durdurabilir. Ama uluslararası kanunların tamamen göz ardı edildiğini, Amerika’nın bu kanunları dikkate almadığını görüyoruz. İsrail’e mümkün olan en modern silahları gönderiyor.

En tuhafı da Türkiye F-35 savaş uçaklarının yapımını finanse etmek için para öderken, ABD bunu yapmıyor. Bu savaş uçaklarını Türkiye’ye satıyor, İsrail’e bedava gönderiyor.

Dünyadaki bu adaletsizlik ve uluslararası kanunların hiçe sayılması bölgedeki gerilimi artırıyor ve İsrail’i bölgeleri işgal etmeye teşvik ediyor. Yeni olur. İsrail 1947’den beri topraklarını genişletmeye ve yeni topraklar ilhak etmeye çalışıyor. Artık İsrail medyası, Türkiye aleyhine iddialara bile varan “Büyük İsrail” planının propagandasını yapmaya başladı. Bu tür olgunlaşmamış ve mantıksız düşünceler bölgeye olumlu bir görünüm getirmiyor. Öte yandan İran ile Rusya arasındaki stratejik ilişkiler de şu anda güçleniyor. Doktorlar ile Putin arasında yapılan görüşmede, iki ülke arasındaki iş birliğinin askeri ve savunma sektörleri de dahil olmak üzere çeşitli alanlarda derinleştirilmesi kararlaştırıldı. Bu yakınlaşmanın bölgedeki güç dengelerine etkisi nasıl olacak?

İran ile Rusya arasındaki ilişkiler ittifaka yakın bir seviyeye ulaştı. uzun zaman önceydi ve bu ilişkiler her zaman ilerleme kaydediyordu. Son zamanlarda doktorlarla Putin arasındaki toplantıda bu konular tartışıldı.

Genel olarak Rusya’nın İsrail’e karşı tutumu her zaman olumsuz oldu. Araplarla İsrail arasındaki savaşlarda Sovyetler Birliği, Araplara verdiği destekle İsrail’in Amerika’nın yardımıyla bölgeye hakim olmasını engelledi. İran’a, İran’ın askeri yeteneklerini güçlendirecek hava savunma sistemleri ve stratejik savaş uçakları sağlanacak.

Beklentilerin aksine, Doktor seçiminin ardından Azerbaycan Cumhuriyeti ile İran arasındaki ilişkilerde önemli bir değişiklik yaşanmadı. Birkaç gün önce Azerbaycan Başbakan Yardımcısı Şahin Mustafayev ile Azerbaycan Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Masoud Bishikian’ın görüşmesinde geleneksel söylemin dışına çıkan hiçbir açıklama yapılmamıştı. Sizce Bakü-Tahran ilişkilerinde yakın gelecekte ne gibi değişiklikler olabilir? İki ülkenin cumhurbaşkanlarının buluşması mümkün mü? Öncelikle Rusya’nın bu konudaki rolü çok önemli. Kuzey-Güney demiryolu ve karayolu güzergahları bu üç ülkeyi birbirine yaklaştırabilir. Elbette bu İsrail’in Azerbaycan’dan memnun olmamasını sağlayabilir. Ancak Bakü, yakın komşusu olan İran’la ilişkilerini düşmanlık düzeyinden uzaklaştırmaya çalışmalıdır. Bu da Azerbaycan için önemli faktörlerden biri.

Kafkas bölgesi dikkatini 26 Ekim’de yapılan parlamento seçimlerine çevirdi. Gürcistan yapılacak, döndü. Ne bekliyorsunuz, hangi taraf kazanacak? Çatışma ve kaos ihtimali var mı? Bu durumda Azerbaycan ne yapmalıdır?

Gürcistan’da parlamento seçimlerine büyük bir kaos eşlik edecek. Bu ülkede güç dengesi neredeyse eşit. Hatta karşıt güçlerin biraz avantajlı olduğunu bile söyleyebilirim. Dışarıdan ufak bir baskı Bidzina Ivanishvili’nin rejimini devirebilir.

Bu durumda Mikheil Saakashvili’nin Gürcistan cumhurbaşkanı olarak geri dönme ihtimali bile gündeme gelebilir. Azerbaycan bu konuda hiçbir şey yapamaz ve yapmamalıdır. Bakü tarafsız konumunu korumalı ve Gürcistan’ın iç işlerine karışmamalıdır. Bu sorunun Gürcistan halkı tarafından çözülmesi gerekiyor ve çözüleceğini düşünüyorum.

Son olarak normalleşme sürecine ilişkin Azerbaycan Cumhuriyeti ile Ermenistan arasında yaşanan son açıklama Cenevre’de Ermenistan Parlamentosu Başkanı Alan Simonyan tarafından sunuldu. 16 maddede mutabakata varıldığını ve barış anlaşmasını en kısa sürede imzalayabileceğimizi duyurdu. Azerbaycan Milli Meclisi Başkanı Sahiba Ghafarova, Simonian’la görüşmeyi reddetti ve bu kararı Simonian’ın yaklaşımındaki olumsuz bir değişikliğe bağladı. Önümüzdeki haftalarda bu konuda bir ilerleme bekliyor musunuz?

Bence er ya da geç bir barış anlaşması imzalanacak. Çeşitli referanslara rağmen barış anlaşması çok yakın görünüyor. Elbette bölgede durumu gerginleştirmek isteyen, Ermenistan ile Azerbaycan’ın çatışmaya girmesini isteyen güçler var. Bu bölge için felaket olabilir. Azerbaycan bu tür çatışmalardan kaçınmalı ve çabalarını barış anlaşmasının daha hızlı imzalanması üzerinde yoğunlaştırmalıdır.

mesajın sonu/

 

kaynak Tasnim Haber Ajansı

Başa dön tuşu