Konuşma Filistinli direniş liderlerine suikast tehdidi, devlet terörizminin somut bir örneğidir
Batı Asya Araştırmaları alanından bir araştırmacı, Tasnim ile yaptığı görüşmede, Siyonist rejimin üst düzey siyasi, askeri ve güvenlik yetkililerinin, Hamas ve Filistinli direniş gruplarının liderlerine suikast düzenleme tehdidinde bulunmasının, devlet terörizminin somut bir örneği olduğunu belirtti. |
Uluslararası Tasnim haber ajansının raporuna göre, Aralarında Benjamin Netanyahu’nun da bulunduğu Siyonist rejimin yetkilileri, direniş liderlerine nerede olurlarsa olsunlar suikast düzenleyeceklerini iddia ederken, Batı Asya Çalışmaları alanında araştırmacı olan Salman Razavi bunun böyle olduğuna inanıyor. İsrail yetkililerinin açıklaması, devlet terörizminin somut bir örneğidir.
Razavi, Tasnim Haber Ajansı : “Siyonist rejim bazı açılardan istisnai bir rejim olarak değerlendiriliyor; muhaliflerinin veya direniş liderlerinin suikaste uğradığının resmi olarak duyurulması da bunlardan biri.”
Bu suikastların tarihi hakkında şunları söyledi: “Bu tür suikastların uzun bir geçmişi vardır ve İsrail rejiminin 75 yıllık ömründen bile daha fazla.” Yani Siyonist rejimin varlığının ilanının üzerinden henüz birkaç ay geçmişti ki bu rejime yönelik suikastlar başladı; Siyonist çeteler, üst düzey İsveçli diplomat ve BM’nin Araplarla İsrail arasındaki arabulucusu Volke Bernadotte’ye suikast düzenlediğinde. Bu suikast, İngilizleri Filistin’den ayrılmaya zorlamak amacıyla gerçekleştirilmiş, ardından Kudüs’teki King David Oteli’ndeki patlama da radikal Yahudiler tarafından gerçekleştirilmişti. Bu operasyonda çok sayıda İngiliz öldürüldü ve amaç onları Filistin topraklarından çıkarmaktı.” İsrail ordusunun da terörist oluşturan gruplardan biri olduğuna dikkat çeken Razavi, şöyle konuştu: “Bu rejimin ordusu aslında bir rejimin kurulmasından önce var olan birçok İsrailli ve Siyonist terörist grubun toplanması; İsrail rejiminin ordusunu oluşturan Haganah, Ashtern ve Irgun gibi terör gruplarının en başından itibaren Filistin dışında da takip ve faaliyet yürüttüğünü belirterek, şöyle devam etti: “Son yıllarda, İran’daki İsrail rejimi tarafından birçok nükleer bilim adamı. Ayrıca bu rejim, bugüne kadar Suriye’de Filistinlilere ve Suriyelilere karşı birçok operasyon gerçekleştirdi.” Razavi’ye göre aynı zamanda Hamas’ın siyasi liderleri ile drone ve füze konularında uzmanlaşmış kişiler de Suriye’de suikaste uğradı. Filistin topraklarında ve Tunus, Malezya ve Endonezya gibi diğer bazı ülkelerde.
Batı Asya araştırmaları araştırmacısı, Benjamin Netanyahu’nun son yorumu hakkında şunları söyledi: Direniş liderlerine nerede olurlarsa olsunlar suikast düzenleyeceklerini iddia eden İsrail Başbakanı, “İsrail yetkilileri, eğer yapabilirlerse Halid Meşal ve İsmail Haniye’ye suikast düzenleyeceklerini iddia etmiş, bu arada Halid Meşal de zehirlenerek öldürülmüştü. Yıllar önce Ürdün’deki Mossad ajanları. Yani kulaklarına zehirli madde döküp kaçmaya çalıştılar ama güvenlik güçleri tarafından tutuklandılar ve Meşal kurtarılsın diye zehirli panzehir de kendilerinden alındı.” Ona göre İsrail’in Hamas liderlerine karşı bir dizi eylemi, bu rejimin muhalif isimlere yönelik suikastları tamamen kendi işlerini ilerletmek için kullandığını ve bunu yapmaktan çekinmediğini gösteriyor.
Razavi şunu da vurguladı: “Bir rejimin insanlara suikast yapma niyetini açıkça ve kamuya açık bir şekilde beyan etmesi, o rejimin veya hükümetin devlet terörüne işaret eder. Birleşmiş Milletler üyesi İsrail hükümeti özelinde ise bu rejim bu insanlara suikast düzenleyeceğini açıkça ilan etmiştir. Üstelik Amerika ve bu rejim dışında hiçbir hükümet, bir kişi ya da kişilere suikast düzenleyeceğini açıklamamış olmasına rağmen. Amerika da Emad Muğniye’ye suikast düzenleyeceğini açıklamıştı ya da İzzeddin Kassam’ın taburlarının komutanı Muhammed Zaif’in suikast listesinde olduğunu açıklamıştı. Elbette İsrail rejimi dünya çapında insanlara yönelik suikastların lideridir. Hamas yetkilisi: Direniş liderlerine suikast tehdidi İsrail’in siyasi ve siyasi ilişkilerinin derinliğini gösteriyor saha bataklığı
Filistin sorunları uzmanı, İsrail’in terör politikasının savaş sırasında değişip değişmediğini şöyle açıkladı: “Bu konu İsrail rejiminin operasyonel kabiliyetiyle alakalı. Bu rejim savaştan sonra suikastların takipçisi olacağını duyurdu. Elbette şu anda bile bu suikastlar Tel Aviv’in gündeminde ama Gazze Şeridi ve Batı Şeria’da Filistinli savaşçılarla, kuzey sınırlarında da Hizbullah’la geniş bir çatışması olduğu için doğal olarak çabalarını bunlarla yüzleşmeye yoğunlaştırdı. partiler. Ancak bu insanlara suikast düzenleme fırsatı bulursa tereddüt etmeyecektir.”
mesajın sonu/
kaynak | Tasnim Haber Ajansı |