Sana: Gazze ateşkes kararının vetosu, Amerika’nın barışın birinci düşmanı olduğunu kanıtladı/Filistin’i desteklemeye devam ediyoruz
Gazze ateşkes kararını veto etmenin, Amerika'nın barışın ilk düşmanı olduğunu kanıtladığını belirten Yemenli bir yetkili, Washington'un, Sana'nın küresel deniz taşımacılığına yönelik tehdit konusunda yalan söylediğini, İsrail, Amerikan ve İngiliz gemileri dışındaki tüm gemilerin İsrail'e gidebileceğini vurguladı. Kızıldeniz'den geçiyoruz. |
Uluslararası grup Tasnim Haber Ajansı’na göre, Yemen Ulusal Kurtuluş Dışişleri Bakan Yardımcısı Hossein Al-Azi Hükümet Amerika’nın Gazze Şeridi’ndeki ateşkes kararını yeniden veto etme eylemine tepki olarak yaptığı konuşmada şunu duyurdu: Amerika’nın Gazze ateşkes kararını Güvenlik Konseyi’nde veto etmesi, Amerika’nın barışın ilk düşmanı olduğunu gösteriyor. Gazze Şeridi’nde bu ülkenin başkanı Joe Biden birkaç saat önce sivillerin hayatlarıyla ilgili endişelerini dile getirmişti! Bu da apaçık bir çelişkidir.
Şunu ifade etti: Amerika’nın bu tutumu Filistinlilerin kanına kayıtsız kaldığını gösteriyor.
Tasnim’e göre Amerika, zaman zaman insani jestlerle de olsa Siyonist rejimin Filistin halkına karşı yürüttüğü soykırım savaşına bu ülkenin doğrudan katılması nedeniyle kamuoyu üzerindeki baskının azaltılması mümkün, dün defalarca tekrarlanan bir eylemle, kararı veto etti. Siyonist rejimin suçlarını desteklemek amacıyla Gazze’de derhal ateşkes ilan edin. Yemen’den uluslararası gemiciliğe yönelik bir tehdit yok. Yemen açısından uluslararası gemiciliğe yönelik bir tehdit yok ve ABD yalan söylüyor.
Yemen’in Filistin halkına verdiği desteğin devam ettiğini ve Gazze Şeridi’ne yönelik saldırıya kadar Siyonist gemi ve gemilerin hedef olarak işgal altındaki Filistin’i hedef aldığını vurgulayan Hüseyin El-Azi, şöyle konuştu: İsrail, Amerikan ve İngiliz gemilerinin bu bölgeye girmesi yasaktır. Kızıldeniz’de yelken açmak. Amerika gemilerinin güvenliğini sağlayamıyor, Yemen işgalinden önce bu gemiler huzur içinde geçiyordu ama şimdi çaresizler, bu bir illüzyon ve bu hafta 283 gemi Kızıldeniz’i sağ salim geçti. Yemen Yüksek Siyasi Konseyi Başkanı Sayın Mehdi Al-Mashat, gemilerin Kızıldeniz’de güvenli geçişini koordine etmek amacıyla insani konsey oluşturdu ve bu konuda koordinasyon devam ediyor.
Bu Yemenli yetkili şunları söyledi: : Sana’a ile Avrupa Birliği arasında yapıcı müzakereler devam ediyor ve bu sırada denizde seyrüseferin güvenli olduğunu teyit ettik.
Ayrıca ABD’nin Ensarullah’a yönelik yaptırımlarına da değindi ve bu yaptırımlar yürürlüğe girmeden önce şunu duyurdu: Sonuç olarak, Norveç’in arabuluculuğuyla müzakereler yapıldı ve kabul etmediğimiz (Filistin’i destekleyen) pozisyonumuzdan çekilmemiz için tekliflerde bulundular. Yemen’e yönelik bu yaptırımlar, Filistin’e destek alanındaki zaferimizi gösteriyor ve eğer onların tekliflerini kabul edersek bu, Filistin’i sırtımızdan bıçaklamamız anlamına gelecektir. Ve Gazze halkını desteklemekteki onurlu konumu nedeniyle Yemen milleti. Siyonist işgale karşı duran örgüt, yakın zamanda Ensarullah hareketinin adını da sözde terör listesine ekledi. Cuma günü yaptığı açıklamada Ensarallah’a yönelik yaptırımların uygulamaya konulduğunu duyurdu.
Bu da bir süredir. Yemen Yüksek Siyasi Konseyi Başkanı “Mehdi El Meşat”, iki gün önce dün bir başkanlık kararnamesi yayınlayarak Amerika ve İngiltere’yi Yemen’e düşman 2 ülke olarak sınıflandırmıştı.
Bunda, Washington ve Londra’nın Sana’ya düşman iki taraf olduğu belirtildi; Çünkü hem İsrail’in işgal rejimini destekliyorlar, hem de işgal güçlerinin Filistin milletine karşı başlattığı soykırım suçuna ortak oluyorlar. Sana’a, Londra ve Washington’u Yemen’in iki düşman tarafı olarak “çatışma” ilkesine göre ele alacak ve İnsani Operasyonlar Koordinasyon Merkezi (HOCC) bu emrin uygulanması için gerekli tedbirleri alacak. Ayrıca güvenlik teşkilatları da yetkili taraflarla koordineli olarak ABD ve İngiltere’nin Yemen’deki hareketlerine karşı koymakla sorumludur.
Mesajın sonu/
kaynak | Tasnim Haber Ajansı |