Abbas Musavi: Azerbaycan Cumhuriyeti’nin Tahran Büyükelçiliği’nin faaliyetleri yakında yeniden başlayacak
İran'ın Bakü Büyükelçisi Seyyed Abbas Musavi, yakında Tahran'daki Azerbaycan Büyükelçiliği'nin faaliyetlerinin yeniden başladığını göreceğimizi duyurdu. |
Uluslararası grubun raporuna göre Tasnim haber ajansı, Musavi Azerbaycan Cumhuriyeti medyasıyla sohbet ederken Tahran ve Bakü ilişkilerine ilişkin detaylı açıklamalarda bulunuldu.
İran İslam Cumhuriyeti Büyükelçisi’nin Bakü TV ile yaptığı detaylı görüşmenin detayları şöyle:
İki ülkenin tarihi geçmişi ve İran ile Azerbaycan Cumhuriyeti arasındaki 800 kilometrelik sınırın her iki tarafındaki halklar arasındaki derin kültürel ve duygusal ilişkiler, Sorunların ve yanlış anlamaların devam etmesine izin vermeyin.
İki ülke soğuk aşamayı akıl, nezaket ve beceriyle aşmaya ve ikili ilişkilerde yeni bir sayfa açmaya çalıştı.
İran ile İran Cumhuriyeti arasında anlaşmazlık yaratılmasında ortak düşmanların ve bölge ve bölge dışı bazı ülke ve rejimlerin, özellikle de güvenlik servislerinin eli açıktır. Azerbaycan.
Doğaldır, tıpkı ailede olduğu gibi, herkes aynı şekilde düşünmez, dolayısıyla komşular arasında fikir ayrılıkları olur. Komşular et ve tırnak gibi birbirine yapışıktır. Ancak zaman zaman onlardan irin ve mikropları temizlememiz gerekir. Yeni İran hükümetinin komşuluk politikası ciddi ve ilkeli bir politikadır, İran’ın ilkeli tutumu her zaman Karabağ’ın Azerbaycan Cumhuriyeti’ne ait olduğu yönünde olmuştur, şaşırtıcı olmuştur. Ancak tüm deliller ve iki ülkenin adli ve güvenlik makamlarının daha sonraki ziyaretleri ve saldırganın itirafı, bu eylemin bireysel ve kişisel saiklerle yapıldığını gösterdi. Bu kişi tutuklandı, yargılandı ve ağır cezalara çarptırıldı. Yakında Azerbaycan Cumhuriyeti’nin Tahran Büyükelçiliği’nin faaliyetlerinin yeniden başladığına tanık olacağız.
İran İslam Cumhuriyeti, dış politikasında ilerlemeye devam ediyor sarsılabilecek ve değiştirilebilecek sabit ilke ve temellere dayalı bir temel değildir. İşgal karşıtlığı ve ayrılıkçılık, İran’ı işgal sırasında Azerbaycan Cumhuriyeti’nin safına koyan bu temel ilkelerden biridir.
bir hizmetçi Akhbar ve ben İran’ın işgalcilere yardım ettiği ve bunun tersine döndüğü yönündeki hedefli raporları tamamen reddediyorum ve reddediyorum. Düzenlemeler talihsiz. Gerçekleri yetkililerinize sorun.
Azerbaycan topraklarının işgalinin başlangıcında Yüce Lider’in ülkemizin birinci şahsı ve başkomutanı konumu Birinci Karabağ Savaşı’nda ise, İkinci Karabağ Savaşı’nda da Azerbaycan Cumhuriyeti’nin işgal altındaki topraklarının kurtarılmasını açıkça desteklemişler, hükümet ve silahlı kuvvetlerdeki sistemin geri kalanı da hep bunu takip etmiş ve devam ettirmiştir.
İran, Nahçıvan’ı 30 yılı aşkın süredir Azerbaycan Cumhuriyeti’nin ana topraklarına bağladı ve şimdi bu rotayı geliştirip çeşitlendirmeyi amaçlıyoruz. Nahçıvan’a bağlanan hava yolu da İran’dan geçiyor. İki ülke arasında duvar örmek yerine köprü inşa ediyor.
Tüm İranlı etnik gruplar İran’ı kendilerininmiş gibi görüyor ve bence en çok İranlı. Ülkemizdeki etnik grup, bizim Azerbaycanlılarımızdır ve İran’ın her yerinde mevcutturlar. Ülkemizin ilk insanları aslen Azeri konuşucularıdır ve aileler arasında bu dilin konuşulmasını şiddetle tavsiye etmekte ve vurgulamaktadırlar. Bu nedenle sorunuz temelde yanlış.
İki komşunun ekonomik olarak birbirine daha fazla karışmasını sağlamak için büyük ekonomik projeler tasarlıyoruz.”
mesajın sonu/
kaynak | Tasnim Haber Ajansı |